
Google ve IBM, hava tahminlerinde yapay zeka (AI) kullanımını öncülük ederek doğal afetlerin yıkıcı etkilerini hafifletme potansiyelini ortaya çıkarıyor.
Hava tahminleri: Bir zamanlar yanlışlarla dolu olan bu alan, şimdi büyük bir yükselme yaşıyor. Uydu ve sensörlere dayalı geleneksel hava tahminciliği, AI entegrasyonu ile devrim niteliğinde bir dönüşüm geçiriyor. Bu değişim, tahminlerin doğruluğunu ve verimliliğini büyük ölçüde artırarak daha önce imkansız olarak görülen başarılar elde edilmesini sağlıyor.
Bu yeniliğin öncüsü, Google, IBM, NASA ve Previsico gibi teknoloji devleri ve araştırma kurumları yer alıyor. Londra’daki son bir konferansta, Met Office ve Alan Turing Enstitüsü, AI destekli FastNet tahmin sistemini tanıttılar.
AI’nin hava tahminlerindeki rolü, meteorolojiyi dönüştürüyor ve iklim değişikliğiyle mücadelede kritik bir rol oynuyor. Met Office’in Baş AI Sorumlusu Profesör Kirstine Dale, “AI devriminde ortadayız ve tam zamanında gerçekleşiyor,” diyerek bu dönüşümü vurguladı.

AI’nin hava tahminlerini dönüştürmedeki rolü
Google ve IBM gibi teknoloji devleri, AI kullanarak hava tahminciliği ve iklim analizinin sınırlarını yeniden tanımlıyor. Google’ın AI tabanlı sel tahmin sistemi, dünya çapında 100’den fazla ülkede, 700 milyon kişiye ulaşarak büyük bir başarı elde etti. Bu gelişmiş sistem, kritik bir yedi günlük önceden tahmin süresi sunarak acil durum hazırlıkları ve yanıtlarını iyileştiriyor.
Google, bu hayati veriyi API ve açık veri seti aracılığıyla araştırmacılara sunarak, felaket yönetimi alanındaki iş birliğini ve yenilikleri teşvik ediyor.
IBM’nin hava ve iklim tahminlerindeki AI kullanımı
IBM, NASA ve Oak Ridge Ulusal Laboratuvarı ile iş birliği yaparak, hava ve iklim tahminleri için özel olarak tasarlanmış bir AI temel modeli geliştirdi. Bu model, hedefli tahminlerin doğruluğunu artırıyor, şiddetli hava olaylarını tespit ediyor ve iklim simülasyonlarında uzamsal çözünürlüğü artırıyor. Ayrıca, fiziksel süreçlerin daha iyi temsil edilmesini sağlayarak, doğru ve güvenilir hava modelleri oluşturulmasına yardımcı oluyor.
Her iki organizasyon da bu teknolojilerin yaygınlaştırılmasına, etkili iklim eylemi için iş birliğinin önemine dikkat çekiyor. Google Araştırma Başkan Yardımcısı Yossi Matias, “Misyonumuz, AI’yi kullanarak sel tahmin bilgilerini küresel çapta erişilebilir hale getirmek,” dedi.
Meteorolojide AI’nin potansiyeli
AI’nin geleneksel fiziksel tabanlı sayısal modellerle entegrasyonu, büyük fırsatlar sunuyor, ancak bazı zorluklar da barındırıyor. AI modelleri, büyük veri setlerini olağanüstü hızla işleyerek geleneksel yöntemlere kıyasla daha verimli bir alternatif sağlıyor. Alan Turing Enstitüsü’nden Dr. Scott Hosking, bu alandaki yeniliklerin hızını vurgulayarak, “Met Office ve Turing Enstitüsü arasındaki iş birliği sadece birkaç ayda, geleneksel modellerle eşleşen bir sistem geliştirdi,” dedi. “İlerlememizden gerçekten memnunuz, ancak yapılacak çok şey var.”
İş birliğinin gücü
Met Office ile Alan Turing Enstitüsü arasındaki ortaklık, AI’nin anlamlı bir etki yaratmak için nasıl kullanılabileceğini gösteriyor. Bu girişim, Birleşik Krallık’ta odaklansa da küresel çabalar için bir örnek teşkil ediyor. Alan Turing Enstitüsü CEO’su Dr. Jean Innes, “Amaç, AI hava tahmin modelini 12 ay içinde Met Office tahmincilerine sunmak,” dedi.
Met Office CEO’su Profesör Penny Endersby, bu teknolojilerin geliştirilmesinin önemine dikkat çekerek, “Hava ve iklim anlayışını sürekli olarak geliştirmek, insanları güvende tutmak, iş dünyasını korumak ve sağlığımızı iyileştirmek için kritik,” dedi.